homo homini lupus ne demek?

Homo homini lupus,bütün haliHomo homini lupus est, "Bir insan başka bir insanın kurdudur." veya daha öz ifadeyle "İnsan, insanın kurdudur." anlamına gelen Latince bir atasözüdür. İnsanların fıtrat bakımından bir kurda benzer şekilde davrandıkları bilinen durumlara atıfta bulunurken anlam kazanır. Burada kurdun yırtıcı, zalim, insanlık dışı, kısacası medeniyetten uzak bir hayvana benzeyen niteliklere sahip olduğu ön kabulüylen hareket edilir.

Tarih

Atasözünün bir şekli Plautus'un Asinaria oyununda 495. satırda görülür: "Lupus est homo homini, non homo, quom qualis sit non novit"1 , "İnsan, bir yabancı için insan değil, ancak bir kurttur." veya "Bir insan, karşısındakinin henüz nasıl biri olduğunu anlamamışsa onun nezdinde bir adam değil, bir kurttur."

Seneca, Epistulae morales ad Lucilium'unda (Epistula XCV, paragraf 33) geçen "homo, sacra res homini"2, "İnsan, insanın gözünde kutsaldır." olarak tercüme edilen cümlesiyle bu düşünceye karşı çıkar.

Erasmus, Adagia'da Plautus'un kullandığı cümleden bahsederken şunları yazdı: "Burada tanımadıklarımıza güvenmememiz, onlardan birer kurtlarmışçasına sakınmamız salık veriliyor."3

Filozof, ilahiyatçı ve hukukçu Francisco de Vitoria, Relectiones Theologicae'lerinden birinde şair Ovid'in atasözüyle aynı fikirde olmadığını yazmıştır: "'İnsan,' der Ovid, 'arkadaşı için bir kurttan ziyade bir adamdır.'"

Thomas Hobbes, De Cive'inde atasözü üzerine şunları yazdı: "Tarafsız olmak gerekirse her iki söz de çok haklıdır: İnsan, insan için hem bir çeşit tanrı hem de iflah olmaz bir kurttur. Vatandaşlar boyutunda bakarken ilki doğrudur, şehirler boyutunda ise ikincisi." Hobbes, insanların toplumun diğer üyelerine adil ve cömert davranmaya ve toplumların diğer toplumlara karşı aldatıcı ve şiddetle hareket etmeye eğilimli olduğunu iddia eder, kendi tabiriyle "Birinde barışın ikiz kızkardeşleri olan adalet ve hayırseverlik tanrıları ile benzerlikler vardır, ancak diğerinde iyi insanlar, savaşın iki kızı aldatmaca ve şiddet tanrılarına sığınarak kendilerini savunmalıdır."

Sigmund Freud, Das Unbehagen in der Kultur'de (Medeniyetin İçindeki Geçimsizlikler) atasözüne katılıyor: "İnsan sevilmek isteyen, saldırıya uğradığında kendisini savunmaya gücü ancak yetecek nazik bir yaratık değildir; içgüdüsel donanımları arasında ciddi miktarda saldırganlık olduğu gerçeği kabul edilmelidir. Bunun sonucu olarak komşuları, onlar için yalnızca muhtemel bir yardımcı veya cinsel nesne değil, aynı zamanda saldırganlıklarını tatmin etmeye, karşılık görmeden çalışma kabiliyetini istismar etmeye, rızası olmadan onu cinsel olarak kullanmaya, ele geçirmeye teşvik eden, onu küçük düşürmek, acı çektirmek, işkence etmek ve öldürmek yönünde baştan çıkartan biridir. Homo homini lupus. Tüm yaşam ve tarih deneyimi karşısında kim bu iddiaya itiraz etme cesaretine sahip olabilir?"4

Primatolog ve ahlakbilimci Frans de Waal, atasözünde iki büyük kusur gördüğü için katılmadığını belirtti: "Birincisi, gezegendeki en cana yakın ve işbirlikçi hayvanlar arasında yer alan köpekgilleri görmezden gelmesidir (Schleidt ve Shalter 2003). Daha fenası, bu söz kendi türümüzün fıtrat gereği sosyal oluşunu reddediyor."5

Rus Siyonist aktivist Ze'ev Jabotinsky, 1910'da Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Johnson-Jeffries ayaklanmalarına atfen "Homo Homini Lupus" başlıklı bir makalesinde Afrikalı Amerikalıların yaşadığı ırkçılık ile Avrupalı Yahudilerin yaşadığı antisemitizm arasındaki benzerlikleri vurguladı. 6

Bartolomeo Vanzetti, 1927'de Nicola Sacco ile birlikte cinayet ile suçlanmasının üstüne idamlarının "insanın insanın kurdu olduğu lanetli bir geçmişin amblemi" olacağını söyledi. 7

Ayrıca bakınız

Kaynakça

Orijinal kaynak: homo homini lupus. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.

Footnotes

Kategoriler